2004 yılında operasyonun Ümraniye Cezaevi kısmı ile ilgili 267 askeri işçi hakkında dava açıldı. Anadolu 6. Ağır Ceza Mahkemesi 3 Aralık 2019 tarihinde kararını açıklayarak dava mühletince hayatını kaybetmiş olan beş sanık hakkında davanın düşürülmesine karar verdi. Kalan 262 sanıktan kimileri hakkında açılmış olan “kasten yaralama” ve “kötü muamele” hatalarından davanın vakit aşımından düşmesine karar verildi. Sanıklar, yargılandıkları faili muhakkak olmayacak biçimde “kasten öldürme” kabahatinden da kanıt yetersizliğinden beraat etti. Evrak avukatların temyizi üzerine İstinaf Mahkemesi’ne gönderildi. İstinaf süreci ise devam ediyor.
Dava 10 yıl sonra açıldı
Bayrampaşa Cezaevi’nde yaşanan olaylarla ilgili soruşturmayı yürüten savcı Ali İhsan Demirel ortadan yıllar geçmesine karşın iddianameyi tamamlamadı. Avukatlar soruşturmayı akamete uğrattığı gerekçesiyle savcıyı HSK’ya şikâyet etti. HSK müfettişlerinin savcının misyonunu berbata kullandığına dair raporu sonrası Demirel hakkında dava açıldı. Savcı 2015 yılında 1 yıl mahpus cezasına çarptırıldı. Yargıtay Ceza Genel Şurası kararı bozup belgeyi 5. Ceza Dairesi’ne gönderdi. Savcının yargılaması sürüyor.
Savcı Demirel 10 yıl sonra 2010 tarihinde 12 kişinin öldüğü ve 29 kişinin de ağır yaralandığı Bayrampaşa Cezaevi olayları ile ilgili birinci davayı açtı. Savcı iddianamede 39 er hakkında “Görev hududunu aşarak gayrimuayyen biçimde birden çok insanı öldürmek” cürmünden 12 defa müebbet ve 29 kişiyi de “öldürmeye teşebbüs” hatasından 29 defa 9 yıldan 15 yıla kadar mahpus cezası istedi. Bakırköy 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nde bu askerlerin yargılaması devam ederken İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı da 2015 yılında Ankara Jandarma Komando Özel Asayiş Komutanlığı’ndan operasyonda vazife alan 157 jandarma hakkında vazife hudutlarını aştığı gerekçesiyle 735 yıla kadar mahpus istemiyle dava açtı. Birleştirilen iki dava Bakırköy 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nde sanıkların tabir alma süreçleriyle devam ediyor.
‘CEZASIZLIK KELAM KONUSU’
Dava avukatlarından Güçlü Sempatik: “Zaman aşımı mühleti hatanın işlendiği tarihten itibaren başlıyor. Evraktaki ‘adam öldürme’ kabahatlerinin dışındaki başka hatalar olan ‘yaralama’ ve ‘kötü muamele’ üzere cürümler ise çoktan vakit aşımına girdi bile. Bu haliyle yargılama vakit aşımına hakikat gidiyor.”
Dava avukatlarından Gülizar Tuncer: “Davanın açılması olaydan 10 yıl sonra oldu. İstinaf ve Yargıtay etabını da içine kattığınızda 5-10 yıl daha sürecek. Savcı ‘Ceza işlemişlerdir ancak kanunun buyruğunu yerine getirmişlerdir’ diyor. Esasen vakit aşımı olmasa bile cezasızlık hali kelam konusu.”
MAĞDURLAR NE DİYOR?
20 yıldır tedavimle uğraşıyorum
Bayrampaşa Cezaevi’nde çıkan olaylarda ağır halde yaralanan Hacer Arıkan da davaların seyrile ilgili Milliyet’e şunları söyled: “Siyasi hatalı olarak tutuklu bulunuyordum. Çok ağır yaralı atlattığım için ben öldüm ve yine doğdum. O vakit 34 yaşındaydım artık 54 yaşındayım. 20 yıldır yalnızca tedavilerimle uğraşıyorum. Yüzüm yandı, burnum yandı, gözkapağım yoktu, kafatasıma varıncaya kadar yandım. Ellerimi kullanamıyorum. Sağ ayağımda kısalmalar var. Almanya’ya tedavi gayesiyle geldim. 10 yıldır Almanya’da yaşıyorum. Ben sanıkların ceza alacaklarını düşünmüyorum. Vakit aşımına girecek belge.”
‘ŞARAPNEL MODÜLÜYLE YAŞIYORUM’
Bayrampaşa Cezaevinde yaralanan tutuklulardan Turan Tarakçı ise o devir 31 yaşında olduğunu şu anda 51 yaşına geldiğini belirterek “2003 yılında tahliye oldum. Sol akciğerimde hala 40-50 şarapnel modülü var onlarla yaşıyorum. Ortadan 20 yıl geçti. Evliyim ve 13 yaşında bir oğlum var, sigortalı bir işte çalışıyorum. Benim hayatımda çok şey değişti fakat değişmeyen tek şey bu davalar. Bu davaya karşı ilgisizler, bir şey çıkmayacağı belirli. Vakit aşımına girecek büyük ihtimalle” dedi.
Milliyet
