Yaklaşık 4 bin 800 kişinin Kovid-19’dan hayatını kaybettiği Japonya’da Türk işletmeciler salgın sürecinde karşılaştıkları zorlukları AA muhabirine anlattı.
Başşehir Tokyo’nun Mejirodai bölgesinde süpermarket işleten Caner Acar, Kovid-19’la bir arada toptan satışlarda önemli yavaşlama olduğunu söylerken şenliklerde yiyecek standı açamadıklarını, Türk restoranlarının alımlarını azalttığını ve ortaya çıkan açığı perakende satışıyla kapatmaya çalıştıklarını kaydetti.
OHAL sürecindeki “evde kal” davetlerinin halk nezdinde yaygın kabul görmesi sebebiyle perakendenin ötesinde, çevrim içi alışverişe yük verdiklerini kaydeden Acar, işletmelerinin masrafları karşılamakta zorlandığını belirterek şunları söyledi:
“Kovid-19’da satmak da sıkıntı almak da. Bu süreci nasıl yöneteceğimizi bilemiyoruz. Şirkette 10 civarında işçi var. Maaşımızı nizamlı alabilmemiz için ayakta kalmamız lazım. Konuttan çalışma talebi hasebiyle dolaşamıyoruz. Besin fuarları iptal oldu. Olimpiyatlarda kebap satış noktaları hazırlığı yapılmıştı. Lakin seyircisiz olursa bunu yapamayacağız. Uçuşlar kısıtlandı, turist de yok. Olimpiyatlardan fazla bir ekonomik beklentim yok. Aşılama süratli ilerlerse, olimpiyatlar da seyircili oynanırsa, bu durum ekonomik olarak herkes için çok yardımcı olur.”
“Şoförler olimpiyatları istiyor”
Adaçi bölgesindeki Hinomaru firmasında 1,5 yıldır taksi sürücülüğü yapan Şükrü Çetiz de salgının başından bu yana başşehir metropolünde müşteri sayısında hissedilir düzeyde düşüş yaşandığını söyledi.
Bir ayda 12 iş günü ve her iş gününde 21 saat çalıştıklarını kaydeden Çetiz, firmalarının çalışmadıkları günlerde son 3 ayın maaş ortalamasının yüzde 70’ini verecek halde bir ödeme planı oluşturduğunu hatırlattı.
Bu süreçte internetten taksi çağırma uygulamaları kullanımının önemli oranda arttığını belirten Çetiz, “İnternetten taksi can suyu oldu. Fizikî temas önleniyor ve taksi ayağına geliyor.” yorumunu yaptı.
Çetiz, olimpiyatlara dair ümidini koruduğunu kaydederken ”Taksi sürücüleri olimpiyatlar istiyor. Salgında nasıl olacak, süreç içerisinde göreceğiz.” diye konuştu.
“Hasar almadan işi sürdürmeyi planlıyoruz”
Koşigaya bölgesinde mobilya imalathanesi işleten Hakan Canbulat, Kovid-19 nedeniyle işlerinin sakinleşmesiyle 4 elemanını işten çıkardığını söyledi.
Hasar almadan işi sürdürebilmenin planlarını yaptıklarını kaydeden Canbulat, işlerin az olduğu periyotlarda elemanlara müsaade verdiklerini, bu sayede müsaade verilen elemanların maaşların devlet tarafından karşılanabildiğini kaydetti.
Canbulat, “İşlerimizde yüzde 40’lara varan düşüşler kelam konusu. Şayet geçen yıla kıyasla satışlarda yüzde 50 düşüş yaşanırsa, kredi imkanlarımızı kullanmayı düşünüyoruz.” dedi.
“Sektörde yara aldık”
Oizumi bölgesinde 12 yıldır ikinci el araç alım-satım işi yürüten Mehmet Öztürk ise 2008 finansal krizi ve 2011’de Japonya’nın kuzeydoğusunda meydana gelen Tohoku sarsıntısı ve akabindeki tsunaminin ülke iktisadına getirdiği sarsılmayı anımsattı.
“Kovid-19 krizi ise en sert ekonomik daralmaydı” diyen Öztürk, devlet takviyeleriyle ayakta kaldıklarını, takımlarındaki 60 kişinin merkezi hükümetin açıkladığı paketler sayesinde işsiz kalmadığını söyledi.
Öztürk, “Birçok yabancı arkadaş ülkelerine dönmek istedi. Bölümde yara aldık. Lakin devlet dayanağıyla karsız bir yıl olsa da zararsız bir yıl geçti.” tabirlerini kullandı. Japonya’da OHAL’in 7 Şubat’a kadar devam etmesi hedefleniyor.
Milliyet
