Bandırma Belediyesi ve Bandırma Kent Kurulu, Müsilaj bahisli toplantı düzenledi. Güney Marmara Bölgesi’nde bulunan, vilayet ve ilçelerin kent kurullarının temsilcilerinin katıldığı toplantıda konuşan, Bandırma Kent Kurulu Lideri Serdar Polat, kent kurullarının, bulundukları kentlerdeki, havayı, suyu, doğayı, denizi korumakla yükümlü olduğunu söyledi.
PROF.DR.SARI UYARDI
Toplantıda, “Müsilaj” konusunda yaptığı bilimsel çalışmalarla tanınan, Onyedi Eylül Üniversitesi Denizcilik Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mustafa Sarı, sunum gerçekleştirdi. Müsilajın, geçen yıl nisan ayında yüzeye çıkmış olsa da, aslında kasım ayından itibaren Marmara Denizi’nin her tarafında tesirli olduğunu açıklayan Prof. Dr. Sarı,”Şu an için söyleyebiliriz ki, şimdi su kolonunda kitlesel manada oluşmuş bir müsilajdan bahsetmiyoruz. Tabanda geçen yıl oluşmuş, tabana çökmüş, parçalanması devam eden müsilaj çamuru, ince müsilaj çamuru devam ediyor. Lakin suda çok alg çoğalması var. 8-22 metre aralığında görüş çok düştü. İzliyoruz, izlemeye devam edeceğiz. Ümit ediyoruz ki iklim koşulları da biraz daha soğuk giderse, denizdeki sirkülasyonlar artabilirse müsilaj oluşumunda negatif bir tesire sahip olacak. Müsilaj oluşumu Marmara’yı ağır bir formda esir almadan tahminen bu yılı atlatabiliriz. Lakin tehlike geçmedi, tehlike büyük ve bu tehlikeyi izlemeye, yakından takip etmeye bilimsel olarak devam ediyoruz. Kamuoyunun müsilaj konusundaki hassasiyetini biliyorum.” dedi.
‘MÜSİLAJIN TEKRAR ETME MÜMKÜNLÜĞÜ ÇOK DAHA YÜKSEK’
Toplantıda, gazetecilerin, “Diğer denizlerde müsilaj tehlikesi var mı?” sorusunu da yanıtlayan Prof. Dr. Mustafa Sarı, müsilajın, 1720’li yıllardan itibaren, bilim dünyası tarafından bilinen ekolojik bir olay olduğunu hatırlatıp, şunları söyledi:
“Bu doğal ekolojik olay. Denizlerin hepsinde görülebilir. Marmara Denizi’nde çok ağır biçimde şu an görülüyor. 2007-2008 yılında bu yoğunlukta Adriyatik Denizi’nde karşımıza çıktı. Önümüzdeki yıllarda Karadeniz’de de, Ege’de de, Akdeniz’de de müsilajı görme ihtimalimiz daima var. Bu iklim değişikliği o kadar büyük bir tesir ki, şayet biz denizlerin kirlilik yükünü azaltmazsak birinciyim değişikliğine bağlı yüzey sıcaklıklarındaki artış devam ediyor ve yükselir vaziyette. Nasıl ki şu an müsilaj yüzünden Marmara’da bir farkındalık oluştu, bir hareket planı yapıldı. Bu aksiyon planıyla önlemler almaya çalışıyoruz. ‘az uyguladık, çok uyguladık’ lakin, bir farkındalıkla yola çıktık. Uzun vadede bu farkındalığın artacağını düşünüyoruz. Birebir şeyi Karadeniz, Ege, Akdeniz için yapmamız lazım. Tahminen Marmara kadar birinci etapta Ege’de, Akdeniz’de, Karadeniz’de bu yoğunlukta bir müsilaj görmeyiz ancak bölgesel olarak, lokal olarak kapalı koy ve körfezlerde ortaya çıkabilir, bu mümkündür. Fakat Marmara Denizi’nde bunun mümkünlüğü çok daha yüksek. Önümüzdeki yıllarda müsilajın tekrar etme mümkünlüğü çok daha yüksek”
Toplantının akabinde, sonuç bildirgesini okuyan Bursa’nın, Nilüfer İlçesi Kent Kurulu Lideri Neslihan Binbaşı, 2021 yılında, Etraf ve Şehircilik İklim Değişikliği Bakanlığı’nın hazırladığı 22 Unsurluk Marmara Müdafaa Hareket Planları’nın, uygulamaya geçirilip, sürdürülebilir olması gerektiğini belirtip “Amâsız ve fakatsız bu unsurların uygulanması ve denetlenmesi değerlidir. Güney Marmara Kent Kurulları olarak birebir etkilendiğimiz bu sorun karşısında Bu planın takipçisi, iştirakçisi ve ısrarla koruyucusu olacağız. Hiç kimse tek başına sorumlu değildir. Canlı ömrünü ve döngüsünü hürmetle korumak ve sürdürme sorumluluğumuzla, daima birlikte omuz omuza gelecek hoş günler için çaba etmeye hazır olduğumuzu buradan bildiriyoruz.”
Milliyet
