Edirne Havsa ilçesine bağlı 800 nüfuslu Necatiye köyünün içinden geçen Cami Deresi, yaklaşık 5 yıl evvel yapılan kanalizasyon sisteminin tıkanması nedeniyle atık suları dereye karıştı. Köye sağlanan içme suyunun derenin içinden geçirilen borulardan sağlanması nedeniyle de vakit zaman su kesilmesi sırasında boşalan boruların içine lağım suları karıştı. Dere kıyısında 5 köyden taşımalı sistemle gelen yaklaşık 200 öğrencinin eğitim gördüğü Şehit Engin Şahin Birinci ve Ortaokulu da kanalizasyon atıkları ile dolan dereden olumsuz etkilendi.
Köylüler, yaz mevsimi ve ağır olarak kuraklığın yaşandığı dere büsbütün kanalizasyon atıklarıyla dolarken, etraf kirliliğinin yanı sıra yaydığı ağır koku insan sıhhatini tehdit etmeye başladığını söyledi. Necatiye köyü ile yakınındaki Köseömer ile Naipyusuf köylerinin hudutlarından da geçen ve açık kanalizasyon haline gelen Cami Deresi’nin bir an önce temizlenmesini isteyen köylüler, koronavirüs salgını periyodunda sıhhatlerinin önemli halde tehdit altında bulunduğunu söyledi.
‘İÇME SUYU İLE KANALİZASYON KARIŞIYOR’
Necatiye köyü muhtar yardımcısı Sunay Avcı, köye yapılan kanalizasyon sisteminin tıkanıp, taştığını ve dereye karıştığını belirterek, sorunun tahlili için gerekli yerlere müracaat yaptıklarını söyledi.
Kanalizasyon sisteminin yenilenmesi için 3 sefer ihale yapıldığını fakat şimdi bir çalışma yapılmadığını anlatan Avcı, “Köyümüzün kanalizasyonu artık çalışmıyor. Yıllardır da köyün içinden geçen Cami Deresi’ne akıyor ve kuraklık nedeniyle su olmadığı için dere lağım suları ile kaplandı. İçme suyumuz ile kanalizasyon bir ortada. Düşüncemiz çok büyük, bunun yetkililer tarafından onarılmasını istiyoruz. Yıllardır kanalizasyon dereye karışıyor. Daha evvel birkaç sefer onardılar, su erozyonu boruları koparıp attı. Yetkilerin bir an evvel kanalizasyon sistemini yapmasını istiyoruz. Şebekede borular boşaldığı vakit bu lağım suyu içme suyuna contalardan çatlaklardan karışıyor. Komşular musluğu açtığı vakit bulanık bir lağım suyu geliyor, kokulu bir su geliyor” dedi.
‘KOLERADAN KORKUYORUZ’
Köyün eski muhtarı Sezgin Kayacık, derenin köy içinden geçen 1100 metrelik bölümüne yıllardır, çalışmayan kanalizasyonun karıştığını belirterek, “Bizim kanalizasyon şu anda doldu, su boruları dereden gidiyor. Muhtar iki sefer yaptırdı boruları ancak tekrar sel götürdü. Şu anda köyün içme suyu pislik altında. Çocuklarımız bu suyu içiyor. Bir an evvel yetkilerin buna bir deva bulmasını istiyoruz. Birçok hastalığa neden olabilir. Bu dereye bir deva bulunmalı içme suları bu pislikten çıkarılmalı. Bir yağmur yağsa sel felaketi olabilir. Çok mağduruz, biz koronavirüsten değil koleradan korkuyoruz. Yetkililer gelsin bir bardak su içebilecekler mi sanki? İçemezler. Tek deva buna bir tahlil bulunmasıdır” dedi.
Köyde 200 öğrencinin eğitim gördüğü Şehit Engin Şahin Birinci ve Ortaokulu öğrencilerinin de kanalizasyonun doldurduğu derenin bitişiğinde bulunduğuna dikkat çeken Kayacık, “Çocuklar bilmeden şebekeden su içebilirler, burada kanalizasyonla okul bitişik. Çocuklar okullar açık olduğunda kanalizasyonun yanında bulunuyor ve ağır kokudan çok etkileniyor. Öğrencilerimiz, kendilerini koruyamaz, mikrop kaparak hasta olma tehlikesiyle karşı karşıya bulunuyorlar” diye konuştu.
Köyde yaşayan emekli öğretmen Şevkat Ayaz, yıllardır kanalizasyon yüzünden mağdur durumda olduklarını ve problemlerine tahlil bulunmadığını söyledi. Kanalizasyona dönen derenin köylülerin sıhhatini her geçen artarak tehdit ettiğini söz eden Ayaz, “Köydeki meselemiz kanalizasyon ve içme suyu sıkıntımız. 20-25 yıl evvel yapılmış olan kanalizasyon sistemimiz çökmüş durumda. Bunlar köyümüze yapılan iki arıtma tesisi biri okulun altında. Köyümüzün bütün kanalizasyon suları akış sistemi yetmediği için borular tıkandı bizim arıtma sistemlerimiz durdu. Arıtma sistemlerimizden çıkan suların gideceği yer olmadığı için arıtma sistemlerimiz doldu, fosilleşti” tabirlerini kullandı.
‘DERE AÇIK KANALİZASYON HALİNE GELDİ’
Necatiye köyünde yaşayan Kırklareli Kent Kurulu Etraf Meclisi Lideri Göksal Çidem, derenin yıllardır açık bir kanalizasyon haline geldiğini belirterek, sorunun tahlili için yetkililere başvurduğunu söyledi. Müracaatlarından sonuç alınmadığını lisana getiren Çidem, derede okulların açılış tarihine kadar tedbir alınması gerektiğini belirterek, “5 köyün çocukları ne yapacak? Dere yapılmadan okul açılırsa, makus koku içerisinde her türlü salgına açık ortamda nasıl eğitim görecekler?” diye konuştu.
Milliyet
