Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın talimatıyla dünyayı tesiri altına alan korona virüs pandemisiyle uğraş kapsamında açılan Prof. Dr. Murat Dilmener Acil Durum Hastanesi, vak’a sayılarının arttığı bu günlerde de salgına karşı kıymetli bir gayret veriyor. Atatürk Havalimanı yerleşkesine inşa edilen ve 31 Mayıs’ta açılan hastanede bu güne kadar çok sayıda hastaya hizmet verildi.
432’si ağır bakım olmak üzere bin 8 yatak kapasiteli hastanede milletlerarası hastaların tedavisi de yapılırken Prof. Dr. Murat Dilmener Acil Durum Hastanesi’nin bağlı bulunduğu SBÜ Bakırköy Dr. Sadi Konuk Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Gökhan Tolga Adaş da sorumlu olduğu hastanelerle ilgili bilgi verdi.
Adaş, Bakırköy Dr. Sadi Konuk Eğitim ve Araştırma Hastanesi önünde oluşan test kuyruğu ve hastanelerin korona virüs hastalarıyla dolduğu argümanlarına karşılık verdi.
KOLAY KURALLARA UYMAYINCA…
Korona virüs vak’alarında yaşanan artışla ilgili açıklamalarda bulunan Prof. Dr. Murat Dilmener Acil Durum Hastanesi’nin bağlı bulunduğu SBÜ Bakırköy Dr. Sadi Konuk Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Gökhan Tolga Adaş, “Verileri Sıhhat Bakanlığı tüm toplumla paylaşıyor. Bu dataları incelediğimizde esasen Türkiye genelinde bir artış olduğunu fark edebiliyoruz.
Birtakım kuralları unutuyoruz bu kuralları unutmamamız lazım. Bu kadar kolay kurallara uymayınca karşımıza enfeksiyon tablosu çıkıyor. Bazen bu tablo hiç tasvip etmediğimiz düzeylere gelebiliyor. Açıldığından beri yaklaşık 50 bin kadar polikliniklere hasta geldi. Lakin hasta derken bunların bir kısmı pasaport, bir kısmı covid enfeksiyonu geçirdikten sonra gelen hastalar gerek Sadi Konuk gerek buradan olsun.
Bazen medyada bu türlü bir imaj olduğu vakit herkes dehşete düşüyor. Bu kadar çok korona mı var, değil. Şuan burada o kadar çok paniğe yol açacak rastgele bir şey yok. Bilhassa İstanbul bu mevzuda son derece denetim altında” dedi.
GELEN HASTALARIN YANINDA EN AZ 1 YA DA 2 KİŞİ OLUYOR!
Bakırköy Dr. Sadi Konuk Eğitim ve Araştırma Hastanesi önünde oluşan test sıralarıyla ilgili konuşan Adaş, “Medyada Sadi Konuk’ta test yapıldığı haberi çıktı. Herkes tabi hamle etti. Biz belli yerlerde hastaları toplamak ve bunları toplarken de açık havada toplamayı planladık.
O bahiste çok tenkit aldık ancak takdir edersiniz ki kapalı alanda bir hastalığın yayılmasıyla açık alanda yayılması ortasında çok farklı oluyor. Kesinlikle gelenlerin yanında en az bir ya da iki kişi oluyor. Birbirleriyle sohbet başlıyor, biraz sonra o izolasyon bozulmuş oluyor” diye konuştu.
Prof. Dr Murat Dilmener Acil Durum Hastanesi’ndeki çalışmalarla ilgili bilgi veren Adaş, “ Pasaport polikliniğini içeriye taşıdık. PSR kabinleri yoktu, negatif basınçlı kabinler yaptık. Hem öteki polikliniklerde hem de burada zira PSR alınırken hasta çıktığı vakit bir bulaşı olmasın diye.
İçerideki hava büsbütün alınıyor. Kırmızı ve yeşil ışıklar var. Yeşil oluncaya kadar kimse giremiyor zira havanın temizlenmesi lazım. Hem ağır bakımda hem serviste yatan hastalar için negatif basınçlı odalar çok kıymetli. Temel kurallara lütfen uyunuz. Aralarınızı koruyun, elinizi yüzünüzü yıkayın, maskenizi çıkarmayın. Sağlıklı beslenme ve düzgün ahenge, makus alışkanlıklardan vazgeçme önemli” halinde konuştu.
Hastanelerde daha fazla hasta olduğuna yönelik argümanlar üzerine konuşan Adaş, “Dolan bir hastanemiz yok şu an için. Bazen medyada ‘hastanelerde yer yok’ sözleri oluyor. İstanbul için rahat konuşabilirim. Zira biz başhekimler toplantısı yapıyoruz ya da sayın Sıhhat Bakanı geliyor toplantı yapılıyor. Yani şu anda her hastanenin mevcut kapasitesi dolmuş değil, aslında bizim Bakırköy’deki yerleşkemiz şu an olağan hastalar için hizmet veriyor.
Şayet çok acil, istenmeyen durumlar çıkarsa biz orayı da kullanırız. Lakin şu an o denli bir şey yapmıyoruz. Şöyle tabirler kullanılıyor; aslında on misli beş misli lakin saklanıyor. Arkadaşlar bunu saklayamazsınız bu türlü bir şey olmaz, yatan hastanın kayıtlarını bir sürü insan görüyor zati.
Nereye kadar yapabilirsin. 10 yıl, 20 yıl sonra da bu bilgiler duracak. Bu türlü bir şeyin mümkünatı yok. Bizi çok rencide eden bir haber bu. Hiç ummadığımız ülkelerden bile hasta geldi.
Nereye kadar yapabilirsin. 10 yıl, 20 yıl sonra da bu bilgiler duracak. Bu türlü bir şeyin mümkünatı yok. Bizi çok rencide eden bir haber bu. Hiç ummadığımız ülkelerden bile hasta geldi. İngiltere, Almanya Haiti’den bile var.
Vatandaşlar lütfen serinkanlı olsunlar, devletin tesirli mercilerinin verdiği beyanları dikkate alsınlar. Dünyanın birçok ülkesinde ve Türkiye’de aşı çalışmaları var, inşallah başarılı sonuçlar alınır” diye konuştu.
KAMU KURUMLARINDA HES KODU UYGULAMASI BAŞLADI
İçişleri Bakanlığı tarafından yayımlanan genelge sonrası tüm kamu kurum ve kuruluşlarında HES kodu zarurî hale getirildi. Üsküdar Kaymakamı Mustafa Sefa Demiryürek ise kaymakamlık binası girişinde HES kodu kontrolü yaparak vatandaşlara bilgilendirmelerde bulundu.
Ülkemizde koronavirüs ile gayret kapsamında yeni tedbirler alınmaya devam ediyor. Yeni olağan devirde koronavirüs ile gayret kapsamında alınan önlemlere bir yenisi daha eklendi.
İçişleri Bakanlığı’nın yayımladığı genelge sonrası Hayat Meskene Sığar (HES) kodu 23 Eylül 2020 itibariyle, Valilik, Kaymakamlıklar, Vilayet Nüfus ve Vatandaşlık Müdürlüğü, Tapu ve Kadastro II. Bölge Müdürlüğü, İlçe Nüfus Müdürlükleri ve İlçe Tapu Müdürlüklerine randevu talepleri öncesi ve bu kurumlara girişlerde zarurî olarak kullanılmasına karar verildi.
Alınan karar sonrası Üsküdar Kaymakamı Mustafa Sefa Demiryürek, kaymakamlık binası girişinde süreçlerini gerçekleştirmek için gelen vatandaşların HES kodu denetimini gerçekleştirerek bilgilendirmelerde bulundu.
HES kodu uygulaması kontrolünde açıklamalarda bulunan Üsküdar Kaymakamı Mustafa Sefa Demiryürek, “İçişleri Bakanlığımızın genelgesi ve İstanbul Valiliğimizin talimatları doğrultusunda bütün kamu kurum ve kuruşlarının girişlerinde “HES” kodunun zarurî hale getirilmesinin birinci günü.
Üsküdar Kaymakamlığı olarak gerekli hazırlıklarımızı tamamladık. Girişte yığılmanın yaşanmaması için gerekli önlemlerimizi aldık. Işçi girişimiz ile vatandaş girişimizi ayırdık. Işçi girişinde ben dahil çalışan tüm arkadaşlarımız HES kod uygulamamızı göstererek içeri giriyoruz.
Vatandaşlarımız birinci günde rastgele bir yığılma oluşmaması için sırayla “HES” kodu uygulaması cep telefonunda olanlar barkod okutarak içeri alınacak, Cep telefonu olmayan HES kodu alamamış vatandaşlarımız ise burada HES kodunu alarak içeri girebilecekler” diye konuştu.
Milliyet
