Beşiktaş’ta bu dönem Üstün Lig kupasını ve Ziraat Türkiye Kupası’nı müzesine götüren Beşiktaş’ta muvaffakiyetin en büyük mimarlarından biri olan teknik yönetici Sergen Yalçın A Spor’un konuğu oldu. Soruları yanıtlayan 48 yaşındaki teknik adam, epeyce çarpıcı tabirler kullandı.
İşte Yalçın’ın açıklamaları şu halde:
“Çalışma koşulları ve şartları, her yerde tıpkı olmuyor. Bu da çok olağan bir durum. Yaptığımız işin tenkit boyutları çok. Yaptığımız işin karşılığı da bu. Muvaffakiyet ve başarısızlık durumunda sonuçlar farklı. Türkiye’de işin gerçeği bu. Muvaffakiyet ve başarısızlık, ortası yok. Biz artısını almak istiyorduk. Şimdilik durum iyi. Bu sene doğal olarak sorunlar yaşadık. Bu kupalar, oyuncuların kazandığı kupalar.”
‘Çıkıp her şeyi konuşamıyorsun’
“Çıkıp her şeyi konuşamıyorsun. Yaptığımız iş sıkıntı bir iş, her şeyi konuşursan iş farklı bir yere gidiyor. Benim için muvaffakiyet kriteri çok farklı, ben iki genç kaleciyle oynadım. Benim için muvaffakiyet kriteri bu. Rıdvan’ı topluluğa kazandırmaya çalıştım. Ben kulübe hiçbir biçimde zorluk yaratmaya çalışmadım. Ekonomik bir takım kurdum. Tarihin en güç döneminde kadroyu bu türlü tutmak, genç oyuncuları kullanmak çok değerli. En büyük başarısızlığım da İnanç mesela. Onu bir türlü bu işin içine sokamadım.”
‘Avrupa’da oynamak için gerçek dönem değildi’
“Bu dönem, Avrupa’da oynamak için yanlışsız dönem değildi. Şampiyonlar Ligi bileti aldık, keşke almayalım derdik haberimiz olsa. Bir hazırlık sürecimizin olması gerekiyordu. Biz o süreci yaşayamadık ki. Geçen dönem, bizim için gerçek dönem değildi. Kimsenin muvaffakiyet beklediğini de sanmıyorum. PAOK köy grubuymuş, bu telaffuzlar çok kullanılıyor. Biz kusur yapmadık. Bizlik bir durum yoktu. Hazırlık maçı yapmadan, PAOK maçını oynadın diyorlar. Siz oradan onu biliyorsunuz, biz buradan onu bilmiyoruz.”
“Biz de biliriz 200 milyon avroluk ekip kurmayı. Biz hem başarılı olmak hem de ekonomiyi korumak zorundayız. Devre ortasında bir oyuncu aldık, Cenk de sakatlandı.”
“İmza merasiminden sonra ‘Yandık’ dedim. Üstümüzdeki sorumluluğu o an hissettim. ‘Biz burada başarılı olmak zorundayız’ dedim.”
‘Söz konusu dahi olamaz’
“Benim Beşiktaş’ta misyonu bırakmam kelam konusu olamaz. Taraftarın bu kadar dayanak verdiği bir yerde, ben misyonu bırakamam. Biz başarılı olacağız. Ben yenildiğimiz maçtan sonra, şampiyon olacağımızı söyledim. Biz her şeyimizi sonuna kadar vereceğiz.”
‘Beşiktaş için birinci 2’ye giremez dendi’
“Ben daima nisan ayını işaret ettim. O curcunada tam takım olmamız kıymetliydi, kalamadık bir türlü. Ulusal kadrodan herkes bir döndü, herkes sakat. Beşiktaş için birinci 2’ye giremez dendi, yazılan ve çizilenlerin farkındayım. Ortada bir oyun var. Sen istediğin kadar o eksik, bu eksik de. Herkes, ‘Beşiktaş şampiyonluğu hak etti’ dedi. Demek ki biz izleyen insanlara bir şey sunmuşuz. Biz bir şey sunmak zorundayız.”
Ghezzal açıklaması
“Ghezzal’ı telefondan 1 dakika falan izledim ve çabucak getirin bunu dedim.”
“Oyuncuda yetenek varsa, Ozan Tufan üzere, ondaki yeteneği ortaya çıkarmak sıkıntı değil. Biz ağabeyi olarak yol gösteriyoruz yalnızca. Ozan’a yalnızca futbolcusun, bu türlü oynaman gerekiyor dedik. Bunu yapamazsan ben sana yardım edemem. Ben oyunculara baskı uygulamam.”
“Futbolcuyken şunu yapıyordu diyorlar. Sana ne kardeşim benim futbolculuk dönemimden? Sen neden palavralar anlatıp da itibarsızlaştırmaya çalışıyorsun? Benim teknik direktörlüğüme bak.
“Beni kontrat korumaz, beni muvaffakiyet korur. Taraftar ardımda olursa, o beni korur. Kontrat beni korumaz.”
Aboubakar açıklaması
“Aboubakar’la dönem içinde bir sorun yaşadık. Yeni Malatyaspor maçından çıkarken yaptığı bir hareket vardı, 87. dakikada oyundan çıkıyordu. 45’te isyan edebilirsin, 30’da isyan edebilirsin, 50’de isyan edebilirsin. 87’de oyundan çıkarken bu tutum olmaz. Aboubakar’la şimdi konuşmadık. Devam edecek mi bilmiyorum. İktisat benim işim değil, bu liderin vereceği karar.”
Hulk itirafı
“Ben devre ortasında Hulk’u istedim, yalvardım. İktisadı de çok büyük değildi lakin büyük dediler, karşına iktisat çıkınca camianı korumak ismine duruyorsun. Biz bu parayı ona ödeyemeyiz, lisans çıkaramayız, limitimiz yok denince ben ne yapayım?”
Milliyet
