Son dakika haberi – Galatasaray-Fenerbahçe derbisi öncesi Ercan Güven yazdı: ‘Na-galip’ seri bitmeden Koç ne dese boş!..

0 15 2 dakika okuma süresi

İŞTE İNANÇ’IN O YAZISI;

Fenerbahçe, iki ulusal maç ortası girdiği türbülansta “dur bakalım ne olacak” beklentisinden “yönetim ahenge ekibe sahip çık” reaksiyonuna uzanan “serbest düşüşe” geçince, Lider çıkıp bir şeyler söylemek zorundaydı. “Umumi istek üzerine” ve kaçınılmazdı… Söyledi gerçekten. Hem de “M”den “P”ye!

‘BAŞKAN MUŞTUYU VERDİ’

Grubun oynadığı sistemden mi şikayeti vardı Fenerbahçelilerin?.. Dört maçlık “na-galip” seriden en başta üçlü savunma formatını mı sorumlu tutuyorlardı. Teknik yöneticiye inançlarını mi yitirmişlerdi? Müjde… Lider, Pereira’ya sistemini gözden geçirmesini söylemiş çoktan.

‘SORUN GİDERİCİ’

Bize de “yaptırımını” anlattı; Pereira ile “sonuna kadar” çalışacaktı ancak “tazminatı da yoktu” hani!.. Umarız Hoca anlamıştır. Kimse çözemedi zira. Global boyutta en iyi futbolculardan biri olarak tescillenmiş Mesut Özil’in “sorun giderici” olmaktan çıkıp “sorunun kendisi” haline gelmesi ile dehşete mi düşüyordu Fenerbahçeli?

‘MESUT’A DİREKTİF GİTTİ’

Hallolmuştu o mesele!.. Başkan’dan Vitor Pereira’ya “Mesut’tan yararlan”, Mesut Özil’e “ticareti bırak işine odaklan” direktifi gitmiş bile. İkisine de sarı kart yani!.. Sorunu kim başlatmıştı pekala? Pereira yüzüne bakmayınca mı Mesut kendini ticarete vermişti, Mesut iş dünyasına daldığı için mi Pereira onu yok farz etmekteydi? Özetle, futbolu özlenen seviyeye gelecek miydi Fenerbahçe’nin?

‘TARAFTARIN GÖNLÜNÜ NASIL ALACAK?’

Kesin… Hem ligin en iyi takımına sahipti, hem de eksikleri vardı; ne demekse. Transfere erken başlayıp, en sonuna kadar fırsatları beklerken iyi futbolcular almışlar, bu ortada eksikler kalmıştı her halde. Biraz karışık lakin çok net anlattı sayın Koç. Bunlar kolaydı zaten… İşveren Liderdi. Emreder; yapılırdı. Peki… Berbat futbol ile makûs skor üst üste gelince rakibi alkışlayıp kendi kadrosunu protesto eden, idaresi istifaya davet eden taraftarın gönlünü nasıl alacaktı Lider? “Velinimet” olan taraftara karşın nasıl çeki nizam verilecekti tribünlere?

‘DEDEKTİFLER VAR YA…’

Onu da çözdü Lider. “Siz güzelsiniz, sizi provoke edenler var” demeye getirdi. Hatta ispat etti!.. Raporlanmış kendisine; maçı bile seyretmeyen birkaç kişi stada yalnızca taraftara zehir enjekte etmeye gelmişlerdi! Muhakkak ki, Ali Bey’in takımında yer alan fahri “Sharlok Holmes” yeniden fazla mesai yapmış! Hani, birinci başkanlık periyodundaki “antrenman casusluğu” ve “soyunma odasındaki rulo halı” fantezilerini ortaya çıkaran bir dedektif var ya; işte o.

‘MESUT ÖZİL KOŞMUYOR, PEREİRA DÜŞMANLIK YAPIYOR’

Olsun… Taraftara ayar vermek için “dış düşmanlardan” faydalanmayıp da tribünü tribüne şikayet edecek değildi her halde Lider. O denli ya da böyle… Sonuçta “yönetim uyuma” diyenlerin talebini yerine getirdi sayın Ali Koç; tane tane anlattı. Var mı tatmin olan, şad olan? Yok. Kimi “Pereira’yı getirirken düşünecektin” diyor, kimi olmayan on numaraya üç-beş adam almayacaktın… “Mesut Özil koşmuyor” yakınmaları ile “Pereira ona düşmanlık koşuyor” kuşkuları hala bitmedi, Fenerbahçe’nin doruğunda sallanıyor. Neden pekala? Zira bir alana bir de skorboarda bakar beşerler.

‘ZOR VE MASRAFLI’

İkisi de yerli yerindeyse, bırakın taraftarın taleplerini karşılamayı, Lider önlerine “zor yahut masraflı” yeni talepler koysa bile, buyruk telakki eder, öpüp başlarına koyar, ellerinden ne geliyorsa yaparlar. Aksi halde sabun köpüğünden farkı yoktur kelamların. Sahiden işe fayda hale gelinceye kadar keskin tahlil planlarının bile kıymet-i harbiyesi bulunmaz kitlelerin gözünde.

‘BOŞ LAFLAR…’

Yani… Sayın Ali Koç’un son açıklamaları fakat Galatasaray derbisinden sonra tartıya vurulacak. Ya Galatasaray’dan alınacak bir galibiyetle “tarihi konuşmalar” sınıfına koyulacak… Ya da Galatasaray karşısında “yenemezlik serisinin” sürdürülmesi halinde “boş laflar” listesinin en başına yazılacak. Karşıt tepecek. Pazar günkü yalnızca Galatasaray derbisi değil Fenerbahçe için -ki, o bile başlı başına büyük bir olaydır- dönemi belirlemenin de ötesinde; gelecek devirlerin sapak noktasıdır. Futbolun kuralı gereği, saha ve skor düzelmeden her şey beklemede.