Spor yazarları Yeni Malatyaspor – Galatasaray maçını değerlendirdi! ‘G.Saray havlu attı, geçmiş olsun…’

0 18 7 dakika okuma süresi

G.SARAY’DA TEPE ARTIK ÇOK UZAK

Hafta içinde UEFA Avrupa Ligin’nde Marsilya’yı 4-2 yenen Galatasaray Spor Toto Üstün Lig’in 14’üncü hafta karşılaşmasında Yeni Malatyaspor ile karşı karşıya geldi. Kritik uğraş Yeni Malatya Stadyumu’nda oynandı. Çaba 0-0’lık beraberlikle tamamlanırken spor muharrirleri da bu müsabakayı kıymetlendirdi. İşte o yazılar…

DÜRBÜNLE BAKARSIN – ŞANSAL BÜYÜKA (MİLLİYET)

Galatasaray’da perşembe akşamı Marsilya karşısında “peri masalı” yazan oyuncular, Malatya karşısında kenarda oturup, “taze kuvvetler” oyuna başlayınca, Galatasaray’ın bilhassa son haftalarda alışılan süratli, tempolu, sprintli, akışkan oyunu “sağlıklı yürüyüş” temposuna döndü. Bu kadar taze kuvvete karşın…Maçın her dakikası, Kerem’i, Halil’i oyuna çağırdı. Sonra da Cicaldau’yu… Galatasaray on birini değiştirdi diye, oyun formunu neden bu kadar değiştirdi, neden bu kadar frene basıp suratını kesti, anlamadım…Üstelik Galatasaray’ın karşısında tahminen de son yılların en ürkek, en çaresiz Malatyaspor’u vardı. Malatya’da sol kenarda Munir Choular iyi şeyler yaptı, kendisine tek arkadaşı katılamadı. Hepsi o kadar… Malatya‘yı aldığı tek puan kandırmasın. Berbatlar ve yarım durum bile bulamadan, savunmaları ve kaleci Ertaç’la tek puanı aldılar.

‘G.SARAY 2. YARIDA UYANDI’

O denli bir birinci yarı oynandı ki, Malatya durdu, Galatasaray yürüdü. Hani geçmiş yıllarda çocuklar uyusun diye tam da maç saatlerinde “masallar” anlatılırdı. Hani masal yerine Malatya- Galatasaray maçının birinci yarısını oynatsanız, yalnızca çocuklar değil, büyük-küçük kim varsa uyurdu. O kadar temposuz, heyecansız, durumsuz, futbolsuz bir birinci yarı izledik.İlk yarıda akılda kalan tek şey, Malatya ceza alanı içinde Emre ile Sadık ortasındaki “gıcık” durumdu. Bir penaltı esintisi yaptı, hakem Atila Karaoğlan oralı bile olmadı. Meğer iki saat evvel oynanan Karagümrük-Trabzonspor maçında tam manasıyla emsal bir konumda penaltı çalındı.İkinci yarı başladı, Galatasaray uykudan uyandı. Diagne‘nin direkten, kaleci Ertaç’ın kucağına dönen topu, Malatya için tam bir baht dakikasıydı. Hani “topun canı var” derler ya, güya gerçek… Bir hafta evvel Fenerbahçe maçında bir direkten dönen top, başka direkten gol oluyor, burada Diagne‘nin şutu, direkten kaleci Ertaç’ın kucağına geliyor.

‘BÖYLEYSE GOL İPTALİ SKANDAL’

Galatasaray, uykuda geçirdiği birinci yarıyı telafi etme ismine ikinci yarıda çok yüklendi. Bilhassa Halil çok vurdu, Kerem vurdu, Cicaldau vurdu, bu şutların birçok ya duvar ören Malatya savunmasında ya da bilhassa son kısımda sıradışı kurtarışlar yapan kaleci Ertaç’ta kaldı.Elbette hakem çok konuşulacak. Galatasaray‘ın iptal edilen golünde, Halil‘in kaleci Ertaç’a faulu yok, topu nizami kurtarıyor, lakin sonrasında Diagne’nin Sadık‘a geriden yüklenmesi var. Yanlış mı gördüm, dilerim öyledir. Güya hakem evvel golü verdi, sonra iptal etti. Böyleyse skandal… Çok emin olamıyorum, dilerim değildir.

‘GEÇMİŞ OLSUN, ŞAMPİYONLUK KAF DAĞI’NIN AKABİNDE BİLE DEĞİL’

Galatasaray’da iki yıl evvel Fatih Hoca 8 maç ceza almış, yokluğunda kadro “kaptansız gemi” üzere sağa-sola savrulmuş ve yarıştan kopmuştu. Artık Fatih Hoca’nın birinci ceza maçında büyük bir futbol ve puan kaybı olunca, insan ister istemez “tarih tekerrür etmesin” diye düşünüyor.Galatasaray Başkanlığını en zahmetli devirlerde üstlenen ve dün ömrünü yitiren eski Lider Mustafa Cengiz‘e rahmet dileyelim. Işıklar içinde uyusun… Galatasaray grubu, bir galibiyetle Başkan’ı uğurlayabilirdi, onu da yapamadı…Ayrıca, Galatasaray bu futbolla, bu puan farkıyla bırakın Trabzonzpor’u yakalamayı, gerisinden lakin dürbünle bakar. Geçmiş olsun… Şampiyonluk Kaf Dağı’nın gerisinde bile değil…

GALATASARAY HAVLU ATTI – ÖMER ÜRÜNDÜL (SABAH)

Fatih Terim derbi ve üstüne Marsilya maçının ağır fiziki tahribatını düşünerek bana nazaran haklı olarak az bir rotasyon yaptı. G.Saray maça hırslı, presli bir başlangıç yaptı. Birinci yarıda oyunun denetimi daha çok kendilerindeydi. Lakin Malatyaspor’un taktik planı bu yarıda G.Saray’a atakta devamlılık ve durum bulma talihi vermedi. Mesken sahibi kalabalık formda geride iyi yerleşiyor, üçlü defansı Diagne’yi pasifize ediyor, Van Aanholt’un kulvarını iyi kapatıyor, vakit zaman da ayağa paslarla tempoyu ayarlıyordu.

‘SAHANIN YILDIZI SERTAÇ’

2. yarıya ise beklendiği üzere Fatih Terim ülkü 11’deki Cicaldau ve Kerem’i alana sürerek başladı. Dayanılmaz bir tempo ile ağır baskı ve konumlar gündeme geldi. Fakat bir türlü golü bulamıyorlardı. Sonra atılımlar devam etti ancak gol gelmedi. Herkes Diagne’yi oyatmıyor diye Terim’i eleştiriyordu. Lakin dün Diagne hiçbir şey yapmadı. Bana nazaran ekibin en güzeli Taylan’dı… G.Saray’ın savunmada konum vermemesinin tek nedeni rakibin tek atak silahının kişisel oynayan dribblingci Mounir olmasıydı. Birinci yarıda hiç konumları yoktu, 2. yarı girdiler lakin bu sefer de atamadılar. G.Saray bu iki puan kaybıyla bana nazaran lige erken havlu attı. Malatyaspor’un hudutlu bir takımı var. Sakatlıklardan ötürü birinci 11’in 4 oyuncusu yoktu. Kulübeden alana sürülecek lakin bir kişi vardı. Özveri ile gayret edip çok kıymetli 1 puan aldılar. Üçlü defans kusursuz oynadı. Kaleci Sertaç sahanın yıldızıydı.Sayın Mustafa Cengiz’e Allah’tan rahmet, ailesine de başsağlığı diliyorum.

HÜZÜNLÜ GECE – OSMAN ŞENHER (MİLLİYET)

Galatasaray, Yeni Malatyaspor maçı başlarken kulübün 37. lideri Mustafa Cengiz’i kaybettiğimizin acı haberi geldi. Hakikaten çok etkilendim. Benim üzere futbolcuların birçoğu da etkilenmiştir. Işık içinde yatsın, herkesin başı sağ olsun.Bu hüzünlü atmosferde maça başlayan Galatasaray, birinci yarı sahiden o kadar yavaş, ağır, durumsuz bir birinci yarı oynadı ki bunun sebebi nedir bilmiyorum.Sadece şunu söyleyebilirim; Avrupa’da farklı Galatasaray, Türkiye’de Harika Lig’de farklı Galatasaray… Bu yakışıyor mu? Mutlaka yakışmıyor.Marsilya maçındaki futbola, futbolcuların performansına, oyun sistemine hayran olmamak mümkün mü… Lakin Yeni Malatyaspor karşısındaki Galatasaray hürmet uyandırmıyor. Maçı kazansaydı bile fikrim değişmezdi.

‘HERHALDE RAKİBİ KÜÇÜK GÖRÜYORLAR’

İkinci anlamadığım husus; bu grup genç futbolculardan heyeti. İki maç üst üste oynayamazlar mı? Morutan, yarım devre oynadı Marsilya önünde. Dün gece hiç oynamadı. Cicaldau, Kerem üzere oyuncular sonradan oyuna girdikleri vakit maça ısınamıyorlar, randımanları düşük oluyor. Marsilya maçında Berkan ve Taylan, ikisi de 6 numara üzere oynadılar. Çok başarılı oldular. Önlerinde de Cicaldau mükemmeller yarattı. Yalnızca o hamlesi düşündü. Yeni Malatyaspor karşısında bakıyorum rakibin aslında bir sürü sorunu var. Emre Kılınç defansına yardım ediyor, hamleye daha az çıkıyor. Diagne bile kendi 18’i içinde. Yeni Malatyaspor, Marsilya’dan daha mı güçlü? Neden bu istikrar kurulamıyor? Üstün Lig’deki maçlarda futbolcular herhalde rakibi küçük görüyorlar ya da önemsemiyorlar. Aklıma öbür bir şey gelmiyor.

‘DEMEKKİ ARTIK AMAÇ 2.LİK YA DA 3.LÜK’

Yeni Malatyaspor’un atakçısı çok yok, şut dahi çekemiyorlar, iyi atak edemiyorlar. Teknik yöneticileri Sumudica’nın dediği üzere ‘Bizim 5-6 futbolcumuz, Muhteşem Lig futbolcusu değil.’ Buna karşın bu türlü zayıf bir rakip karşısında bile Diagne, Halil yahut Mustafa Muhammed çift forvet çıkılamıyor. Söylüyorum ya bir dengesizlik var. Bu badireyi herhalde hoca tedavi edecek. Dün gece hesapta olmayan bir puan kaybı oldu. Trabzonspor ile ortadaki fark 14’e çıktı. Bu fark artık kapanır mı? Demekki artık bundan sonraki gaye lig ikinciliği ya da lig üçüncülüğü.. Şu anki takım 2000 yılındaki takım değil. Ne kadar pişerse pişsin o takımın kalitesinin yanından bile geçemez. Üstün Lig’de önderin kaç puan gerisinde olunursa olunsun, bu yarışa havlu atılmaması lazım.

AVRUPA’YI UYDURMALI –

Terim, dün, perşembe akşamı takımından santrfor ardındaki 3’lüyü değiştirdi. Bu takımın birebir kalitede bir hamle hareketliliği sağlayamadığını söylemek lazım. Emre, Babel, Barış’la 4-3-3’den 4-1-4-1’e daha yakın bir oyuna döndüler. Lakin santrfor gerisi 4’lünün bir pas otomatiği, ezberlenmiş, sindirilmiş atak şablonları yoktu. Baskıdan sonuç aldılar fakat üretemediler. Ferdî gayretlerin önüne geçemediler.

DEĞİŞİKLİKLERLE DÖNÜLDÜ

Bu da Malatya’nın maçın başından itibaren yalnızca 6’lı bir blokla ceza alanı çizgisinde durarak kurduğu savunmayı güzelce sertleştirdi. İnançları ve konsantrasyonları arttı. Terim’in rotasyona gitmesi, maçın sonunda beklenen bir yorgunluk bekliyor olması doğal. Lakin bu uyumsuzluk, perşembeden farklı olarak olgun akın kurma niyeti olmayan, salt savunma düşünen rakip karşısında çok bocaladı. Sanırım bu kadarını beklemiyordu. Devrede Cicaldau ve Kerem’in, 65’te Feghouli ve Halil’in oyuna girmesiyle temel plana dönüldü.

ERTAÇ’TAN DEV PERFORMANS

Merkezi daha süratli, uyumlu kullandılar lakin bu defa de Ertaç, ‘dev’ performanslarından birini gösterdi. Galibiyete yetecek kadar talih buldular. Malatya çok amatörce nerdeyse doğaçlama çıkmaya çalışınca da baskıyı artırdılar. Fakat yetmedi. Terim, rakiplere nazaran bilhassa Avrupa’ya uygun dizayn ettiği oyunu, ülke dinamiklerine de uydurabilmeli. Avrupa başarısı ve İstanbullu rakiplerinin yaşadığı zahmet ona bu bahtı veriyor.

İKİ LİDERİ DA GERİDEN VURDULAR – ERMAN TOROĞLU (SABAH)

Zakkum kümesinin hoş bir müziği var: ‘Her geçen yıl birer birer masadan eksiliyor dostlar…’ Bu kısmı biz bu sene Muhteşem Lig için rahatlıkla söyleriz.Büyükler daha yarı dönem olmadan ufak ufak masadan ayrılıyor, yani şampiyonluktan. G.Saray, ‘Takımı gençleştiriyorum’ diyor. Marsilya’ya karşı iyi de oynuyor. Fatih Terim’in yerinde olsaydım o takımla çıkardım. Ne oldu, birinci yarı makûs bir G.Saray, bu sefer ikinci yarı o takıma mecbur oldu. Bu daha riskli. İkinci yarı tempo artınca haliyle rakip de artıracak ve sakatlıklar fazla olacak. Çıkarsın alışkın olduğun grup ile neticeyi alırsın, sonra rotasyon yaparsın. Bence tabii… Rezalet bir birinci yarı, iki grup da çok makus. Bir durum var uzaktan vurulan, Muslera çıkarttı. İkinci yarı G.Saray baskı artırdı, ceza alanına girmeye başladı. Malatya’nın da direnci arttı.

‘İPTAL KARARI HAKİKAT’

G.Saray artta boşluk bıraktı fakat Malatya’da faydalanacak oyuncu yoktu. Düşünün 14. hafta başkanın 36 puanı var, G.Saray 22 oldu. Çıkart 36’dan 22’yi 14 puan yapıyor. Kapanır mı? 3 puanlı sistemde olur fakat sıkıntı olur.Malatya’nın da ligde kalması için evvel forvet transferi lazım. Bu takımla işleri güç. 12 atıp 23 yemişler, yedikleri attıklarının iki katı. Her sene federasyon kıyak yapmaz. Düştüğün halde ligde bırakarak… 1 puan Malatya için bu maçta yarar. G.Saray için de 2 puan kayıp.Hakemin G.Saray golündeki iptal kararı bence gerçek. Düşünün 90 dakika maç oynanıyor ve maç yazısı için zorlanıyorsunuz. Sumudica her zamanki üzere atıldı. Fatih Terim yeniden tribünlerde…

‘İKİ LİDER DA KENDİ İÇİNDEN VURULA VURULA VEFAT ETTİ’

Ancak dünün en değerli olayı Mustafa Cengiz’in vefatıydı. Düzgün bir insandı, G.Saray için çok şey yaptı. Devletle iyi geçinip çok şeyi halletti. UEFA’yla münasebeti iyi kurdu lakin maalesef birtakım G.Saraylı isimlere yaranamadı. Adamı Ali Sami Yen’in mezarında omzundan ittiler. Saçma sapan işler yaptı kongre. Mali ibradan geçti, idariden geçemedi.Bence G.Saray’da iki lider var ki… Biri Özhan Canaydın başkası Mustafa Cengiz… Futbol grubu yüzünden vefat ettiler. Çeşitli sebepleri olağan ki vardı. Lakin bu iki lider da rakiplerden değil G.Saray’ın kendi içinden vurula vurula vefat etti.İkisi de parıltı içinde yatsınlar. Yani bu iki lider karşıdan değil arttan vuruldular. Topluluktaki kimileri tarafından.

GALATASARAY’A ADANMIŞ HAYAT – BÜLENT TİMURLENK (SABAH)

Galatasaray başkanlığı güç makam… Ünal Aysal, 40 yıl üye olmadığı kulübe üye olduktan 10 yıl sonra lider seçildiğinde 90 milyon Euro kadro bütçesi ile kendini alkışlatmaya çalışırken bir taraftan da aldığı rehin payları Galatasaray’a geri satıyordu. Dursun Özbek devrinde bir garip sportif yönetici maharetiyle ağır kontratların altına girilirken Özbek elini cebine atmış, Galatasaray’a döviz hesabından borç vermişti. UEFA ile hengameyi veren Galatasaray’ı men cezasından kurtaran, borçları TL’ye çeviren, iki şampiyonluk kazanan Mustafa Cengiz çok doğrusu, az yanlışıyla Galatasaray’ı düzlüğe çıkaran lider oldu. Bu makamın yükü onun sıhhatini aldı götürdü. Dün de ortamızdan ayrıldı. Bir eş, bir baba, bir dede ve mert bir Anadolu insanı uğurlayacağız artık.

‘BU BAŞLA FARK 24 DE OLUR’

Galatasaray, Kayseri’de olduğu üzere dün yeniden anlamsız bir rotasyon ile Malatya’da alana çıktı. Trabzonspor maçını kazanmış, puan farkı 15’e çıkmış ve Galatasaray’ın mutlak kazanması gereken müsabakada orta saha 3 Türk oyuncudan kurulmuş. Sıkıntı pasaport değil, yetenek… Fatih Terim’in bu takımı Avrupa Ligi’nde kümeden çıkmak için kurulmadı. 14 haftada 14 puan geriye düştüğünüzde “8 de kapanır 18 de kapanır” söylemlerinizi doğrulayacak futbolu ortaya koymanız gerekiyor. Dün ikinci yarıda topuyla tüfeğiyle saldıran Galatasaray, rakibin üç direğine yalnızca 2 isabetli şut atabildi. Bu başla ligde fark 24 de olur.

GALATASARAY’IN PENALTISINI ATLADI – DENİZ ÇOBAN (FANATİK)

Dün akşam oynan maçta hakem açısından iki kritik konum vardı. Maçın 34. dakikasında Sadık ceza alanı içinde risk alarak, kayarak topa hakikat bir atılım yapıyor ve topa dokunmayı başarıyor. Sadık’ın temasından sonra Galatasaraylı oyuncudan seken top önüne yanlışsız sekiyor. Galatasaraylı oyuncunun topa yanlışsız atılım yapma talihi varken, dikkatsiz formda kayan Sadık, rakibinin atılım talihini bitiriyor. Bu durumda ben penaltı verilmesinin daha yanlışsız olduğunu düşünüyorum. 88. dakikada ise Galatasaray’ın golü faul gerekçesiyle iptal edildi. Bence de Diagne’nin Sadık’a müdahalesi faulü gerektiriyordu. İtmemiş olsa bile, uzaktan koşarak gelip, sabit halde bekleyen Sadık’a çarparak düşmesine sebep olmuştu.