Son dakika: ‘Bildiri’ soruşturmasında gözaltına alınan amirallerin ifadeleri ortaya çıktı

“ÇOK UĞRAŞILAN BİR AMİRALİM”

Gözaltındaki emekli amirallerin 5. Sulh Ceza Hakimliği’ndeki tabirleri şu halde:

Ramazan Cem Gürdeniz: Balyoz’dan birinci tutuklanan amiral benim. Mavi vatan kavramı bana aittir. Çok uğraşılan bir amiralim. Motamot o makûs günlerde olduğu üzere bugün de buraya geldiğimizde kimi radyo ve televizyon kanallarında uzatmanın yapıldığı bildirildi. Bu konu beni yaralamıştır. Bu süreçte kaçmak benim üzere birisine esasen yakışmaz. Gözaltı süreci sırasında tarafıma hiçbir evrak verilmedi. Gözaltında Covid olma ihtimalimiz çok yüksektir. Bu nedenle Cumhuriyet Savcılığının gözaltı müddetinin uzatılması talebinin reddine karar verilmesini talep ediyorum

“DUYURU HAZIRLANDIĞINDA BEN YOLDAYDIM”

Kadir Sağdıç: Ben 69 yaşındayım. Gözaltı şartlarının oluşmadığını düşünmekteyim. Gözaltına alınmama ait bildiri tutanağı bana yahut avukatıma bildiri edilmedi. Kelam konusu duyuru hazırlandığı günlerde yoldaydım. Ben 40 ay balyoz davasında tutuklu kaldım. Bu süreçte anneme veda edemeden vefat etti. Yaşlı babam vardır. Kaçma durumum yoktur. Tansiyonum yüksektir. Bu bahiste raporum vardır. Cumhuriyet Savcılığının gözaltı mühletinin uzatılması talebinin reddine karar verilmesini talep ediyorum

“ADALETLİ YARGIÇLAR KÜRSÜDE OLSUN DİYE BALYOZ DAVASINDA BEDEL ÖDEDİM”

Ali Sadi Ünsal: Ben Balyoz davasında da haksız halde hürriyetimden mahrum bırakıldım. Adaletli yargıçlarımız kürsüde bulunsun diye bedel ödedim. 2010-2011 yıllarında kanser tedavisi gördüm, radyasyon tedavisi aldım. Bundan ötürü tükürük bezlerimin bir kısmını kaybettim, yutkunma zorluğu başladı. Böbreklerimde kanal genişlemesi var. Münasebetiyle idrar sorunu yaşıyorum. Çok yüksek ölçüde kan bedellerim vardır. Kolesterolüm düşürülemediği için yüksek dozlu ilaçlar kullanmaktayım. Bel fıtığımda vardır. Gözaltı sürecinde zorlanmaktayım. Benim özel beslenme şartlarına gereksinimim vardır. Emniyette verilen yiyecekleri bahsetmiş olduğum sıhhat sıkıntıları nedeniyle tüketemiyorum. 2 yıldan beri evimdeyim. Darp ve cebir tezi dışında hekimden bir soruya muhatap olmadığım için size anlatmış olduğum konuları beyan etme gereği duymadım. Bu nedenlerle Cumhuriyet Savcılığının gözaltı müddetinin uzatılması talebinin reddine karar verilmesini talep ediyorum

“KAÇACAK BİRİSİ DEĞİLİM”

Alaettin Sevim: Benim böbrek yetmezliğim vardır. Yüzde 50’den fazla işlev kaybım vardır. Raporlarımı avukatım vasıtasıyla teslim ettim, ilaç kullanıyorum. Gözaltı şartları bunu zorlamaktadır. Kaçacak birisi değilim. İstenildiği takdirde gelip tabir veririm. Bu nedenle Cumhuriyet savcılığının gözaltı müddetinin uzatılması talebinin reddine karar verilmesini talep ediyorum

“BALYOZ DAVASINDA KAÇMADIM, ARTIK BU TÜRLÜ BİR FİKRİM OLAMAZ”

Bülent Olcay: Balyoz davasında 997 gün özgürlüğümden yoksun kaldım. O vakit kaçmadım. Bu dava sürecinde de bu türlü bir niyetim olamaz. Nezarethane şartları sıhhat şartlarına uygun değildir. Sıhhat sıkıntılarım vardır. Bu meseleleri öteki şüphelilerin yanında söylemek istemiyorum. İleri yaşta olan anne ve babam en büyük endişemdir. Cumhuriyet savcılığının gözaltı müddetinin uzatılması talebinin reddine karar verilmesini talep ediyorum

“DİJİTAL METARYALİ KARARTMA İMKANIM OLMAZ”

Türker Ertürk: Gözaltı sürecimin sonlandırılmasını talep ediyorum. Uzatmanın gayri tüzel olduğunu söylemek istiyorum. Kaçma kuşkum yok, kanıt karartma kuşkum yok. Üzerinde çalışılan malzeme dijital malzemedir. Gözaltını bitirdiğiniz takdirde benim bu gereci karartmam, değiştirmem mümkün değildir. Ben 63 yaşındayım. Bu kaideler altında bağışıklık sistemim düşecektir. Covid olma ihtimalimiz çok yüksektir. Bu nedenlerle Cumhuriyet savcılığının gözaltı mühletinin uzatılması talebinin reddine karar verilmesini talep ediyorum

“SAĞLIĞIM İLE İLGİLİ RİSK OLUŞTU”

Ender Hakan Eraydın: Yaklaşık 1 ay evvel kalp ameliyatı geçirdim. Ailemle dahi görüşmezken bu kaidelerle karşılaştım. Ameliyat sonrası baş dönmesi atakları ve tansiyon atakları yaşamaktayım. Gözaltında kaldığım mühlet boyunca hayatım risk altındadır. Tedavimi uzun vakitten bu yana takip eden hekimim ile görüşme sağlayamadığım için tedavimin gerçek bir biçimde ilerleyip ilerlemediğini bilemiyorum. Kullandığım ilaçlarda aksama olmuştur. Sağlığımla ilgili risk altında bulunduğumu düşünüyorum. Gözaltındayken sıhhat şartlarım sebebiyle hastaneye kaldırıldım. Bu konuları doktora da aktardım. Soruşturmanın tamamlanarak hür bırakılmamı talep ediyorum

“GÖZALTI MÜHLETİNİN UZATILMAMASINI TALEP EDİYORUM”

Atilla Kezek: 65 yaşındayım. Yaşım gereği diyabet ve tansiyon rahatsızlığım vardır. Şu anda nezarethanede kalabalık koğuşlarda bulunmaktayız. Pandemi şartları sebebiyle sıhhatimizin risk altında bulunduğunu düşünüyorum. Cumhuriyet Savcılığının gözaltı mühletinin uzatılması talebinin reddine karar verilmesini talep ediyorum

Ergun Mengi: Nezarethane şartları sıhhat durumumuz için uygun değildir. Cumhuriyet Savcılığının gözaltı müddetinin uzatılması talebinin reddine karar verilmesini talep ediyorum

“BALYOZ DAVASINDA 3,5 YIL MAHPUS YATTIM”

Turgay Erdağ: Balyoz kumpasından 3,5 yıl mahpus yatarak bedel ödemiş bir beşerim. Gözaltına alınma sürecinde 90 yaşında alzheimer ve görme bozukluğu olan anne babamın yanında gerçekleştir. Nezarethane şartları çok berbattır. Pandemi sürecinde yaşanmaması gereken bir yerdir. Cumhuriyet savcılığının gözaltı mühletinin uzatılması talebinin reddine karar verilmesini talep ediyorum 

BİLDİRİ SAATİ VE SÖZ ÖZGÜRLÜĞÜNÜ AŞAN CÜMLE 

Şüpheliler suçlamaları kabul etmediklerini ve çeşitli sıhhat sıkıntıları olduğunu belirterek gözaltı müddetlerinin uzatılmamasını talep etti. Ankara 5. Sulh Ceza Hakimliği gözaltı mühletinin 4 gün uzatılmasına karar vererek, münasebetinde şu değerlendirmeyi yaptı: Üzerlerine atılı cürmün vasıf ve mahiyeti, bildirinin yayınlanış saati, metin içeriğinde tabir ve niyet özgürlüğü sonlarını aştığı değerlendirilebilecek ‘Aksi halde, Türkiye Cumhuriyeti, tarihte örnekleri olan…’ gibi  sözlere yer verilmesi, metne imza atmış olan şüphelilerin tıpkı kuvvet komutanlığında aşikâr bir kademe seviyesinde çalışmış bulunmaları ve bu konuya açıkça metinde yer vermiş olmaları, soruşturma kapsamında el konulan dijital gereçlerin çokluğu, bu gereçlerin şüphelilerin hem lehine hem de aleyhine kanıt niteliğinde olması, el konulan dijital gereçlerin imaj/export incelemelerinin tamamlanmaması, HTS tahlil çalışmalarının sürdürülmesi, kuşkulu sayısının fazlalığı, şimdi tabirlerinin alınmamış olması birlikte değerlendirildiğinde gözaltı önleminin soruşturma açısında mecburilik arz ettiği, ayrıyeten şüphelilerin belirtmiş olduğu sıhhat mazeretlerine ait olarak gözaltında bulunmalarına mani teşkil edebilecek olduğuna dair yoruma muhtaç bulunmayan tıbbi rapor ve evrakların sunulmadığı anlaşılmıştır.

Mahkeme, sıhhat problemleri tarafından ise tabip denetiminden geçirilerek tedavilerinin yaptırılmasının mümkün olduğunu şüphelilere hatırlattı.